Bir İstanbul Düşü

Tanzimat ve Meşrutiyet dönemlerini takiben Osmanlı yaşam tarzına ne kadar Batılı unsurlar karışmışsa da Doğulu ve İslami karakteri tamamen sökülüp atılamamıştır. Özellikle yeni yapıların ve bu anlamda geleneksel konak mimarisinde üslup olarak tamamen Batılılaşmış. Ancak bu yabancılaşma daha çok mekânların dışı için geçerli olup, mekânları içi ve sosyal yaşamın özüne olan tesiri daha sınırlı olmuştur. Resim yeni sosyal yaşamın getirisi olarak büyük ailelerin gerek yıllarca süren mağlubiyet savaşları ve gerekse yeni yaşam tarzı gereği büyük aile ile birlikte yaşama geleneğinin parçalandığı ve insanların Medeni Batı’da olduğu gibi yalnızlaştırılmasını, kimsesiz kalan bir Osmanlı konak hanımının şahsında betimlemiştir.

An Istanbul Dream

After reform and constitutional monarchy periods although western elements were mixed into the Ottoman lifestyle, the eastern and Islamic character could not be completely abandoned. New buildings fashion at traditional mansion architecture completely became western style. This alienation is more valid for the exterior of spaces. Interior of spaces and essence of social life effect has been more limited. The tradition of living together in a large family was ended because of long wars ended with defeat and western style of life. In the painting, the end of tradition and isolation of people as in civilized west is depicted with an forlorn Ottoman mansion woman.