Yazar: bulentozgen

Yecüc İle Mecüc

Yecüc ile Mecüc bir kıyâmet belirtisidir. Bugünkü Tevrat’ta “Gog ile Magog” yani Türkçe söylenişi ile “Gomer ve Mecuc” olarak geçer ve bunların Hz. Nuh’un oğullarından biri olan Yasef’in oğullarıdır (Tekvin X-2). İslam söylencelerinde bu varlıklar çok irdelenmiş ve fantastik tarifleri yapılmıştır. Bir hikâyede bunlar o kadar kalabalıklaşırlar ki, Dicle ve Fırat nehirlerinin suyunu içerek kuruturlar. […]

Bir İstanbul Düşü

Tanzimat ve Meşrutiyet dönemlerini takiben Osmanlı yaşam tarzına ne kadar Batılı unsurlar karışmışsa da Doğulu ve İslami karakteri tamamen sökülüp atılamamıştır. Özellikle yeni yapıların ve bu anlamda geleneksel konak mimarisinde üslup olarak tamamen Batılılaşmış. Ancak bu yabancılaşma daha çok mekânların dışı için geçerli olup, mekânları içi ve sosyal yaşamın özüne olan tesiri daha sınırlı olmuştur. […]

Lale Devri

Türkiye tarihinde Pasarofça Antlaşması ile Sultan Üçüncü Ahmet’in tahttan indirilmesi arasındaki dönem. Lâle Devri, Osmanlı Sultanı Üçüncü Ahmet (1703-1730) ve Vezir-i âzam Nevşehirli Damat İbrahim Paşa zamanında Osmanlı-Rus-Avusturya-Venedik harplerinden sonra imzalanan Prut ve Pasorofça antlaşması ardından başladı. Naif tabiatlı bir Sultan olan III. Ahmet, sadrazam Damat İbrahim Paşa ile uyum içerisinde çalışmış, bu sırada yaşanan […]

Aslanhane

16-17.yy’daki kaynaklara göre Ayasofya yakınındaki eski bir kilisenin içine saraya ait vahşi hayvanlar yerleştirilerek Aslanhâne olarak kullanılır. Büyük Saray’ın Khalke Kapısı adı verilen girişinde yer alan İsa Kilisesi, kesin olmamakla birlikte Osmanlı Dönemi’nde Aslanhâne’ye dönüştürüldüğü söylenen kilisedir. Bu yapının adeta bir hayvanat bahçesi gibi kullanıldığını gösteren bir minyatür “Şehname-i Selim Han” adlı eserde bulunmaktadır. Mısır’dan […]

Hz. Süleyman ve Belkıs

Hz. Süleyman, kendisine kitap indirilmiş peygamberlerden biri olan Hz. Davud’un oğludur (Sebe s.10-Bakara s.251). Babasının ölümü üzerine ülkesine hem Peygamber hem de Kral oldu. Aynı zamanda en yüksek yargıç idi. Kurâ’n Onu peygamber olarak tanımasına rağmen bu günkü Tevrat yalnız kral olarak tanır. Allah Ona pek çok nimetler vermiştir, ona kuşların dili öğretilmiştir (Neml s.16). […]

Deli Dumrul 2

Bre ne heybetli ihtiyarımKapıcılar seni görmediÇavuşlar seni duymadıBenim görür gözlerim görmez olduTutar benim ellerim tutmaz olduTitredi benim canım cuşa geldiAltın kadehim elimden yere düştüAğzımın içi buz gibiKemiklerim tuz gibi olduBre sakalcığı akça ihtiyarGözceğizi fersiz ihtiyarBre ne heybetli ihtiyarsın söyle banaKazam belam dokunur bugün sanadedi. Böyle diyince Azrail’in hiddeti tuttu, der:Bre deli kavatGözümün fersiz olduğunu ne […]

Deli Dumrul 1

“Meğer Han’ım, Oğuz’da Duha Koca oğlu Deli Dumrul derlerdi bir er var idi. Bir kuru çayın üzerine bir köprü yaptırmıştı. Geçeninden otuz üç akçe alırdı, geçmeyeninden döve döve kırk akçe alırdı. Bunu niçin böyle ederdi? Onun için ki benden deli, benden güçlü er var mıdır ki çıksın benimle savaşsın der ki, benim erliğim, bahadırlığım, kahramanlığım, […]